Tunus farklı kültürlere ilgi duyan gezi severlere doyulmaz zevkler yaşatan bir ülke. Yaklaşık 10 milyon nüfusuyla Kuzey Afrika'da yer alan bu ülkenin para birimi Tunus Dinarı, resmi dili Arapça. Nüfusunun büyük çoğunluğunu Araplar, % 2'sini Berberiler ve diğer etnik gruplar oluşturuyor. 

Habib Burgiba'nın 30 yıllık iktidarının ardından başa geçen Zeynel Bin Abidin iktidarı da 24 yıl sonunda Yasemin Devrimi ile son bulmuş ve yeni yapılan seçimlerin ardından da yeni iktidara ilişkin kaygılar  kaplamış ülkeyi. Muhammed'in tezgahına el konulması üzerine belediye binasının önünde kendini yakmasıyla başlayan Yasemin Devrimi'nin izleri sadece Tunus şehrindeki meydanda kalan tel örgüleri dışında silinmiş Tunus'ta.

Türkiye'den ülkeye yapılan tur programlarda ya Hammamet ya da Sousse   konaklama imkanı sağlıyor. Bunlardan Hammamet turistik sahil kasabası görünümünde büyük otelleri ve istenildiğinde gidilebilecek birkaç eğlence mekanlarını da barındıran  bir şehir. Ancak tur kapsamında yapılan ekstra geziler konakladığınız kentte zaman geçirmenize imkan vermiyor. ama ülkenin tüm güzelliklerini görmek isteyenlerin tercih etmesi gereken arazi taşıtları ile yapılan güney Tunus turu ile Tunus kent turu Tunus'daki vaktinizi en verimli şekilde geçirmeniz için bulunmaz bir imkan. 

Güney Tunus gezsinde; El Jem, Douz, Tozeur ve Kairouan kentleri yanında yol üzerinde Star Wars filminin çekildiği yerleri ve berberi evlerini görebiliyorsunuz. Traglodit adı verilen Berberi evleri dikine oyuk şeklinde inşa edilmiş ve kapılarında mutlaka bereket ve şans getireceğine inanılan balık ve Hz. Fatima'nın elinin motifleri yer alıyor. İbn-i Haldun tarafından Tunus yerlileri için kullanılan "berberi" deyiminin kendi dilinden konuşmayan anlamına gelen Barbaros kökenli bir kelime olduğu söyleniyor. 

El Jem kentinde dünyanın üçüncü büyük Roma amfitiyatrosunu ziyaret edebilirsiniz. Bu yapı diğerlerinden farklı olarak taş yerine sıkıştırılmış kumdan inşa edilmiş ve görülmeye değer bir yapı. Ancak dini bayramlarda ziyarete kapalı olduğunu unutmamak lazım.

Douz kentinde sahra çölünün başlangıcı olan Sahra Kapısı'na varıyorsunuz. Buradaki mekanlarda dünyanın en büyük çölünü develerle gezebiliyor ve çölde güneşin batışının zevkini çıkarabiliyorsunuz.

Tozeur kenti ise İran mimarisinin izlerini taşıyan yapıları ile dikkati çeken bir kent.  Burada İran'dan gelen ilk Arapların yerleştiği Halefoğulları (Ula der Halef) mahallesi dar sokakları, kadınların evli veya bekar olduklarının izlerini taşıyan kendilerine özgü kıyafetleri ve ilginç kuklaları ile görülmesi gereken bir mahalle olarak öne çıkıyor.  Tozeur kentinde ayrıca at arabaları ile gezilebilen ve daha çok hurma ağaçları ile donatılmış büyük bir vaha bulunuyor. Ayrıca gezi esnasında Tamerza şelalelerinin etrafında oluşmuş bir vadi vahası görme imkanını buluyorsunuz.

Kairouan ise ilk kez İslamiyet'in ülkede yayılması için 675 yılında inşa edilen ve Kuzey Afrika'da Maliki Mezhebinin yayılmasına rol oynayan  Okba Camisi'ni barındıran bir şehir.  Kaleye benzer yapısı ve kare biçiminde minaresi ile görülmeye değer olan cami,  ibadete açık olduğu için ibadet dışında gezilemiyor. 

Ülkenin güneyinde yer alan yapay tuz gölü Chott El Djerid, güneşin doğuşunu ve en önemlisi batışını binbir renkleri ile seyredebileceğiniz güzellikte. 

Tarih boyunca aralarında Fenikeliler,  Roma, Bizans; Osmanlı, İspanya ve son olarak Fransa'nın hakimiyetine giren ülke en çok Kartaca medeniyeti ile anılmaktadır. Fenike Prensesi Eliza'nın Tunus'a yerleşmesiyle bu medeniyetin temelleri atılmış ve Romalılarla yapılan Pön savaşları ve komutan Hannibal'ın adını tarih sayfalarına yazarak yok olmuştur.  Pön savaşlarında yerle bir edilen Kartaca kentlerinin kalıntıları üzerinde Roma imparatorluğunun anıtları yükselmektedir. Tunus kentinde yer alan Roma hamamı ve nekropol (mezarlık) kalıntıları gezilebiliyor. 

Fransız kapısı ile medina (eski şehir) ve yeni şehir olarak ayrılan başkent Tunus'da yöresel ve turistik ürünlerin satıldığı souk (kapalı çarşı) gezintisinin ardından dünyanın en büyük mozaik müzesi olan Bardo müzesini gezme imkanına erişebilirsiniz. 

Endülüs dönemini yansıtan ve Tunus'a hakim bir tepede yer alan Sidi Bou Said (Endülüs müslümanlarına yardım eden  bir alp erenden adını almıştır) bölgesi ise beyaz yapıları ve birbirinden özenli mavi pencere ve kapıları ile insanı büyüleyen bir şehir. Tunus'a özgü en önemli ürün olan el yapımı kuş kafeslerini bu şehirden alabileceğiniz gibi Tunus ve Bardo müzesinin önünden de alabilirsiniz. Ayrıca dünyanın en büyük mozaik müzesinin bulunduğu bu ülkede mozaik tablolar alabileceğiniz gibi kendi emeğinizle yapabileceğiniz mozaik yapbozlar da satılıyor. 

Tunus'da Fransızların etkisiyle yerleşen değişik ekmek çeşitleri, krep ve tartın yanında brick, frig çorbası ve kuskus gibi yöresel lezzetleri tadabilirsiniz. Tabii ki temizlik ve baharat ile ilgili tercihlerinizi göz önüne alarak. Yemeklerde en çok kullanılan baharat safran, pilav dahil pek çok yemekte karşınıza çıkar.