Bursa'da Bir Gün: Ördekli Hamamı...

Süslü bir başlangıç yapmak için inanın çok uğraştım…Ama sonra düşündüm ki, benim gidip gördüğüm ve şimdi sizlerin de ziyaret edeceğiniz bu muhteşem yer için, ben nasıl bir başlangıç yaparsam yapayım, kendi güzelliği yanında sönük kalacak.

BURSA’dayız…Çocukluğumdan buyana gitmeye, gezmeye, kalmaya doyamadığım şehir…Anlatılacak o kadar çok tarihi, kültürel zenginliğe sahip bir yer ki…Şimdi sizleri, bu tarih kokan şehirde kısa bir gezintiye çıkaracağım…
Aslında sizleri götürmek istediğim ve tanımanızı istediğim yer, tarihi bir hamam. Durak yerimiz orası olacak fakat ondan önce sizi güzel bir başka mekan ile tanıştırmak istiyorum…Öncelikle Heykel meydanına geliyoruz. İlk işimiz yeğenimi kursa bırakmak olacak. Kendisi daha 6 yaşında. Fakat inanılmaz bir sanat aşkı var içerisinde ve mükemmel, bir o kadarda zor olan bir sanat dalıyla uğraşıyor: EBRU SANATI…



Heykel meydanında, mütevazi bir ortamda, saygıdeğer hocalar ve öğrenciler eşliğinde, izlemeye doyamadığım bir saat geçiriyorum…Kısaca size Ebru sanatını tanıtmama izin verirmisiniz?Teşekkürler…Bu sanat dalıyla ilk kez karşılaşmış olmanın heyecanı ve mutluluğu üstümdeyken, buna değinmeden edemedim...

Boyalar mermer bir plaka üzerinde yine mermer bir el-taşı ile eziliyor. Bu işlem ile boyaların su üzerinde yüzebilecek kadar inceltilmesi sağlanıyor ve ezilen boyalar konsantre kavanozuna alınıyor. Boyaların serpilmesinde kullanılacak olan fırçalar gül dalı ve at kılından elde hazırlanıyor. Fırçalar kullanıldıkları yere göre farklı büyüklükte oluyor. Üzerine boyaları serpip ebru yapacağınız su, içine kitre zamkı (astragalus) ya da deniz kadayıfı (carregeanen) gibi farklı malzemeler karıştırarak hazırlanıyor ve hazırlanan su tekneye boşaltılıyor. Ezilmiş boyalardan herbiri kullanma kavanozlarına alınarak su ve öd ilaveleri yapılıyor. Ve bu işlemler sonucunda, boyaları hayal dünyanızın elverdiği ölçülerde serperek, ebru sanatını icra etmeye başlayabilirsiniz…



Farklı inceliklerde iğneler yardımıyla çiçekler ve diğer desenler oluşturulur. Teknede motifler yapıldıktan sonra emici özellikteki kâğıtlar suyun üzerine yatırılır. Emicilik özelliğine bağlı olarak bir miktar bekletildikten sonra kâğıt kaldırılıp kurumaya bırakılır…İşte bu mükemmel ötesi sanatın sonucunda oluşan manzaralar karşınıza çıkıyor

İstemeyerekte olsa sanatı icra edenleri, mekanlarında bırakarak istikametimiz olan yere doğru ilerlemeye başlıyoruz. 10 dakika kadar Heykel meydanında aşağı doğru yürüdük. Yürürken dikkatimi çeken en önemli şeylerden biri ise tarihi yıkıntı olarak kalan bir çok yere el atılmış olması ve özenli, dikkatli restorasyon çalışmaları yapılıyor olması…Evet sonunda gelmemiz gereken yere ulaşıyoruz…Tarihi ÖRDEKLİ HAMAMI…

Bende ilk duyduğumda şaşırmış ’’hamamda ne işimiz var…’’diye sormuştum ve kuzenim bana gülümseyerek cevap vermişti. Evet burası bildiğimiz hamam değildi elbette :) İçine girmeden önce, dışarıdan tarihini tanımaya ne dersiniz…İşte Ördekli hamamı tarihi…



’’Ördekli Hamamı olarak da tanınan Eski Yeni Hamam; Yıldırım Bayezid döneminde yapılmaya başlanmış, ancak Timur'la yaptığı Ankara Savaşı (1402) nedeniyle yarım kalmış. Yapı, daha tamamlanamadan zaman içinde harap olmaya başlamış. II. Murad yapının ölümünden sonra tamamlanmasını ve türbesine vakfedilmesini vasiyet etmiş. Bunun üzrine Çelebi Sultan Mehmed Osmanlı Devleti'nin birliğini temin etmesiyle birlikte yapıyı tamamlatmış. Yapı ilk defa 1496 yılında kiraya verilmiş. (Yani inşasından yaklaşık 100 yıl sonra). Yapı, tarihi ipek yolu deve kervanlarının geçiş yerine yakınlığından dolayı oldukça yoğun kullanılmış.

Ördekli isminin içeride kullanılan su havuzu ve kurna yalaklarından ötürü verilmiş olabileceği tahmin ediliyor. Hamam dönemi itibarıyla Bursa'da Osmanlı tarafından yaptırılan en büyük hamammış. İçerisinde külhandan gelen dumanın tabandan dolaştırılp, ardından duvarlara geçirilen bir ısıtma sistemi uygulanmış. Ayrıca ısıtılan su duvarlarda dolaştırılmak suretiyle iç mekanın ısıtılmasına katkıda bulunulmuş. Bir dönem depo olarak da kullanılan Hamam, bazı kurumların girişimlerine rağmen bugüne kadar restore edilememiş, son 50 yıldır da metruk bir vaziyette kalmış.”

Tarihi Ördekli Hamamı, yakın tarihte, restorasyonunun tamamlanmasıyla birlikte eski el sanatlarını icra edildiği bir mekân haline gelmiş... Toplam alanı bin 900 metrekare olan ve bin 400 metrekare kapalı alana sahip olan tarihi yapıda, biri büyük toplam beş salon bulunuyor. Büyük salon dahil toplam 3 salon sergi salonu olarak, kalan biri toplantı salonu olarak, diğeri de çok amaçla salon olarak düzenlenmiş... Hamam içerisindeki hol ve odalar ise; Hat, Ebru, Minyatür ve Tezhip gibi geleneksel el sanatlarının icra edilebileceği şekilde restore edilmiş.


Yapı içerisinde; fuaye, depo, arşiv ve büfe gibi aksamları da bulunduran tarihi hamam yani Ördekli Kültür Merkezi, Bursaray Doğu Etabı'nın da devreye alınmasıyla çok önemli bir aktivite merkezi haline gelmiş... 200 kişilik 2 büyük salon ile tiyatro oyunlarının da sahnelenebileceği oditoryum tarzı bir salonun bulunduğu Ördekli Kültür Merkezi, kafeteryalarıyla Bursalılar'ın kültürle iç içe soluklanabileceği bir mekan olmuş adeta…

İçeri girdiğimizde hoş bir sürpriz bizi bekliyor: Resim sergisi var…Her yer yağlı boya tablolar ile dolu. Muhteşem bir görsel şölen var. İçeri girer girmez, yer döşemelerin mermer yapısı, tavanları süsleyen küçüklü büyüklü kubbeler, mekanın adını öyle bir yansıtıyor ki…Büyülü bir müzik eşliğinde bu resimleri tek tek gezip, panodaki anı defterine, emeğinden ötürü ressamımıza teşekkürlerimizi yazıp saygılarımızı sunduktan sonra, biraz soluklanmak ve kafeteryadan gelen o mis kokuların neye ait olduğunu anlamak için diğer kısımlara geçiyoruz…


Ve o kokunun neye ait olduğunu vakit geçmeden anlıyoruz. Burada harkulade bir çay var. İsmi Osmanlı Özel Şifa çayı…İçinde yok yok…Zencefil, havlıcan, hibiskus, ıhlamur, karanfil, limon, portakal, tarçın, elma, kekik, bal. Yazdıklarımla özleştirilmiş bu çay yanında kurabiyeler ve bal ile ikram ediliyor. Eğer ki tadını biraz şekersiz bulduysanız, şeker yerine tadlandırmak için bal koyuyorsunuz…Çayımızı içerken bir yandan da etrafı seyrediyoruz…Toplantı salonlarının büyük olanında 23 Nisan dolayısıyla çocuklara özel gösteri sergilenmekte. Oraya giremedik fakat akşam yapılacak etkinlikler için hazırlanan diğer toplantı salonuna uğrayıp, birkaç foto alabildim. O kadar kapsamlı bir yer ki. Bir çok etkinliği bir arada bulabiliyor ve aynı zamanda dostlarınızla muhabbet edip zaman geçirebileceğiniz, ya da kendi kendinizi dinleyebileceğiniz, tek kelimeyle muhteşem bir mekan…



İyi Seyirler…


 Yazılan Yorumlar...
gezgingenetikci
(18 Mayıs 2016)
Bilmediğim bir yerdi, çok teşekkürler yazı için. Bursa da gezilecek diğer tarihi ve kültürel yerler de şu linkte detaylıca anlatılıyor https://gezimanya.com/turkiye/bursa-gezilecek-yerler
kemal kuru
(11 Nisan 2012)
restarasyon güzel ama burası tarihinde hamam olarak kullanılmış bence aslına uygun kullanılması gerek aslını bozmuşlar aslı hamam hamam olarak kalmalı en azından kürtürü korumuş olunurdu bence bu amacla kullanılması yanlış ileride camileridemi başka amacla kullanacaz
Raynor
(05 Mayıs 2011)
Daha önce kısa bir zaman gezme fırsatım olmuştu. Güzel bir yer. Elinize sağlık.
gülden
(05 Mayıs 2011)
Ben orada olmaktan büyük keyif aldım, umarım giderseniz, sizlerde aynı keyfi hissedersinizz.....Güzel yorumlarınızdan ötürü sizlere teşekkür ediyor,ellerinize sağlık diyorum...
NEŞE
(04 Mayıs 2011)
Ne kadar güzel anlattınız bilmediğimiz yerleri...Bursa ne kadar yakın oysa kiii...Siz Ebru sanatını anlatırken,bilmeyenler yapımı çok kolay bir şey zannedecekler,o kadar özen,incelik ve dikkat istiyorki,öyle herkesin harcı değil,ama siz bizleri çoook heveslendirdiniz ! Çok teşekkürler...
Ferudun Babacan
(04 Mayıs 2011)
Gülden Hanım,
Ben de ilk kez duydum.
Yolum düşerse ziyaret etmeye çalışacağım.
Emeğine sağlık
hakangeziyor
(04 Mayıs 2011)
Güldencim, Bursaya bir kaç kere gittim ama Ördekli Hamamı senden duydum. İyi ki de yazmışsın ve bizlerle paylaşmışsın...
Kalemine sağlık...