 |
|
| Sihirli Şehir Miami | |
|
Geçen sene Mart ayında seyahat ettiğimiz ABD’nin, Florida Eyaletinde ve Atlas Okyanusuna sahili olan en güzel şehrindeyiz. Birazdan size bahsedeceğim bu görkemli şehrin adı Sihirli Şehir lakabıyla bilinen Miami. Miami ortasından geçen Miami Nehrinin etrafında kuruludur. Mükemmel plajı Miami Beach bir başka güzeldir. Gece hayatının nabzı Miami Beach de atmaktadır.  Karayiplere giden en ünlü Cruise gemilerinin hareket noktası burasıdır. Benim bir kez seyahat etme imkânını bulduğum Liberty of The Seas hemen karşımda bütün ihtişamıyla duruyor. Bu gemi 3700 yolcu kapasiteli, 1500 mürettebatın çalıştığı ve dünyanın en büyük cruise gemisi unvanına sahip. Geminin en önemli görevlerinde çalışanlar arasında Türkler çoğunlukta. Bu sayede gemideki seyahatimiz süresince kaptanın masasının hemen yanındaki masada yemek yeme şansına sahip olduk. Bir başka sefere size Liberty of The Seas anılarımı yazmak isterim.  Miami göçmen şehridir, ABD Küba'dan deniz yoluyla kaçabilmeyi başaran herkesi vatandaşlığa kabul eder. Halkın büyük kesimi Hispanik diye anılan Kübalılar, Haitililer, Jamaikalılar ve diğer Karayiplilerden oluşur. Bu nedenle de Miami şehri yapısında farklı ırkların kültürlerini ve canlılığını yansıtır. Miami’ de ilk dil İspanyolca’dır. İngilizce konuşana pek rastlamazsınız. İngilizce konuşanlar Avrupalı veya Asyalılardır. Miami’ de tropikal iklimin etkisinde olup, etkili sağanak yağmurlar yağmaktadır. Daima ortalama ısı 23–24 derece civarındadır. Benim önerim Şubat - Mayıs ayları arasında buralarla gelmeniz. Hem yaz aylarının bunaltıcı sıcaklarından etkilenmezsiniz, hem de ikindi yağmurlarıyla karşı karşıya kalmazsınız. Dikkat ediniz sonbaharda Miami’ de hortum riski bulunur.  Eski Amerikan filmlerinin seti halini alan tarihi Biltmore Oteli bu şehirdedir. Dünya tarihinin ilk ve en büyük yüzme havuzu bu otelde bulunuyor. Oysa bu havuza büyük demek günümüzde oldukça zor. Sadece Amerika Birleşik Devletlerinde değil tüm dünyada ünlü Coconut Grove, Coral Cables, Bayside, zengin mahallesi Coral Gables, Kübalı göçmenlerin oturduğu Little Havana, Miami’ nin başlıca mahalleleridir. Little Havana’da yani Küba Mahallesinde gezerken açık hava kahvehanelerinde Kübalıların domino oynadıklarına şahit olabilirsiniz.  Miami’ye gelipte neleri yapmazsam olmaz diyorsanız, şimdi söyleyeceklerimi önemseyin. Öncelikle Miami Beach’ de mutlaka denize girmelisiniz. Miami Beach üzerinde bulunan 1927 dünyada ilk plaj voleybolunun oynandığı sahayı da göreceksiniz. Yol boyunca park etmiş hem lüks otomobiller, hem klasik otomobiller dikkatinizden kaçmayacaktır. Plaja paralel yolda yürürken patenli ve plaj kıyafetli gençlere çarpmamak için çaba sarf etmek gerekiyor. Dünyaca ünlü modacı Gianni Versace' nin villası çok dikkat çekiyor. Özellikle bu villanın önünde 1997 yılında öldürülmesinden sonra, turistler tarafından ziyaret edilmeye başlanmış.  40 köprü ve 32 ada görme imkânını bulacağınız Key West kanal turuna da katılmalısınız. Hemingway’ın müze evi, muhtelif ABD’ li aktörlerin malikâneleri bu kanal üzerinde. Tekne rehberiniz size ünlülerin malikânelerini gösterecek. Ünlülerin bu abartılı evlerini hayranlıkla izler misiniz bilemem, ama çok keyifli bir kanal yolculuğu olacağını garanti edebilirim. Benim yapamadığım ama sizlere önerebileceğim bir aktivitede Sea Word turuna katılmanız. En büyük okyanus parkında deniz canlıları ile yapılan gösterinin yanı sıra lazer ve havai fişek gösterilerini seyredebilirsiniz.  Timsah ve muhtelif sürüngenlere ilgi duyan turistler Everglades Vahşi Hayat Parkına mutlaka uğramalılar. Eğer Everglades’ı görmeyi düşünürseniz, bu bataklık bölgede yaşayan Amerikan timsahlarını yakından görme şansına sahip olacak ve vahşi hayata tanık olacaksınız. Kısaca Miami, farklı kültürlerle kaynaşmak, beyaz kumsalların da güneşin tüm nimetlerinden faydalanmak, masmavi okyanusta yüzmek, sörf yapmak, NBA, doğa ve turistik birçok yeri görmek isteyenler için ideal bir yerdir. Umarım bir kez daha buralara gelebilir daha önce göremediğim güzelliklerin tadını çıkartabilirim.  |
|