İtalya gezimiz için 6 ay öncesinden karar verip gidiş-dönüş uçak biletlerimizi ve seyahat planımıza göre kalacağımız şehirlerdeki otel rezervasyonlarımızı yapmıştık.(booking.com) Seyehat günü gelip çattığında bavullarımızla birlikte sabiha gökçen yollarına düşmüştük bile. Sabah erkenden pegasus otoparkına vardığımızda boş yerin olmadığını öğrendik. Oradaki görevli her ne kadar bizi civar otoparklarına yönlendirse de biz biraz beklemeyi tercih ettik Zira havalimanı-otopark arası sorunsuz ve en hızlı ulaşım pegasus otoparkında.. neyse ki biraz sonra boş yer açıldı ve park edip hemen bizi havalimanına götürdüler(10 dk arayla servis kalkıyor) (1 hafta=84 tl olarak dönüşte ödedik)
Bizi milan-bergamo havalimanına götürecek uçağımız rötarsız olarak kalkış yapmıştı. İndiğimizde ise bagaj alımından önce pasaport kontrolüne girdik. Sorunsuz bir şekilde geçtikten sonra bagajları alıp bizi milano centrale'ye götürecek olan otobüse bindik. 20 dakika arayla bergamo-milano seferi yapıyorlar ve tek yön kişi başı 5 euro.
Milano Centrale tarihi bir tren istasyonu. Hemen bir kaç fotoğraf alıp otelimize doğru yürümeye başladık. Milano'da o gün techno müzik festivali varmış, ana caddeler trafiğe kapalı, bir sürü genç, gezici tırların içinde dj lerin yaptığı müzikle çılgınca eğleniyordu. .. onların arasından geçerek via vittor pisani caddesinden otelimize vardık. (ibis milano centro,2 kişilik odamız gecelik 65 euro+ 4x2 euro şehir vergisi)
Eşyalarımızı yerleştirdikten sonra porta venezia (venedik kapısı) 'dan geçerek corso venezia caddesi boyunca ilerleyerek piazza san babila (san babila meydanı) 'ya çıktık. Burada meydana ve oradaki metro istasyonuna adını veren 11.yy'dan kalma san babila kilisesi mevcut.
Ziyaret edip corso vittorio emanuele caddesinden devam ediyoruz. Hemen girişinde san carlo kilisesi var. Bu cadde milano'nun simgesi duomo katadrali ve meydanına çıkan cadde. Aynı zamanda bizim istiklal gibi rengarenk bir cadde.
En ünlü mağazalarının şubeleri de yine bu cadde üzerinde.
Buradan milano'nun en meşhur yapısı olan duomo katedraline geçiyoruz. Devasa yapıyı uzun uzun inceledikten sonra hemen meydana kapısı olan meşhur vittorio emanuelle çarşısını geziyoruz. Çarşının diğer çıkışında ise ufak bir meydan var, adını verdiği meşhur La scala binası var ve meydanının hemen ortasındaki leonardo da vinci heykeli sizi selamlıyor..
Buradan tekrar duomo istikametine giderken sokak üzerinde harika bir lezzet durağı var; luini.. burada sıcak sıcak çıkan hamur işlerinden göz ve damak zevkimize göre seçimimizi yapıp duomo meydanına geldik ve çeşmeye yakın bir gölge bulup hem dinlendik hem de karnımızı doyurduk. Yine hareketli mercanti ve dante caddelerinden geçerek Castello Sforzesco'ya ulaştık.
Bu güzel kalenin içinden geçerek sempione parkına çıktık. Tamamen doğal ve yeşil olan bu güzel parkı çimenler üzerinde çıplak ayak dolaşarak geçiyor ve sempione meydanına çıkıyoruz. Burada da müzik yapan sokak sanatçılarını kısaca dinleyip yorgunluğumuzu attıktan sonra moskova caddesinden geze geze republica meydanına ve oradan da otelimize geçtik. Bu arada 9 km yol yürüdüğümüzü de dip not olarak belirtmek isterim.;)