Gezi Alemi

e-Posta:    Şifre:     Kaydol | Şifremi Unuttum
 
Gezi Alemi ::::: Hırvatistan ::::: Hırvatistan Genel ::::: Adriyatiğin Gözdesi: Hırvatistan...        
Ülke Şehir Ekleme Düzenleme Gezi Tarihleri Okunma Yorum Yazan 
Hırvatistan Hırvatistan Genel 12 Nisan 2011 05 Temmuz 2009
12 Temmuz 2009
7184 4 Gülşah Elikbank 

 Adriyatiğin Gözdesi: Hırvatistan...
 (Genel)

Türklere vize uygulamayan nadir ülkelerden biri olan Hırvatistan son dakika turu olarak da son derece cazip. 1000 in üzerinde ada ve adacıktan oluşan Dalmaçya kıyılarını görüp etkilenmemek mümkün değil. Hem denize gireyim hem de şöyle bir tarih ö?ğeneyim derseniz kesinlikle gitmeniz gereken yer Hırvatistan, özellikle de Dubrovnik. Hatta siz de oralara kadar gitmişken bizim gibi Bosna Hersek'e uğrarsınız, hayran kalacağınız kesin.


DUBROVNİK Gezimize Dubrovnik eski şehirden başlayabiliriz. Zaten daha Dubrovnik'e yaklaşır yaklaşmaz tepelerden görünen muhteşem kale ve şehir görüntüsü sizi kendine hayran bırakıyor. Eski şehir gezinize şehrin en ünlü kapısı olan bu Pila kapısından girerek başlayabilirsiniz.
Pila kapısından girer girmez önünüze çıkacak olan cadde eski şehirin ana caddesi olan Placa-Stradun şehrin alışveriş dükkanları ve kafeleri ile donatılmış. Bir zamanlar şehri ikiye bölen bir su kanalı olan bu cadde şehrin birleşmesi ile birlikte doldurulup bir şehrin ana caddesi olmuş. Bu cadde gece gündüz hareketli. İster alışveriş yapın ister yemek yiyin isterseniz kafelerde oturup müzik dinleyip hoş vakit geçirin.
Eski şehirin görülmesi gereken güzel yerleri arasında tabii ki bu küçük liman da var. Liman çevresinde şehrin en ünlü restoranlarını bulabilirsiniz. Genelde deniz ürünleri tavsiye edilir ama hoşlanmayanlar için çok güzel pizza ve lazanya sipariş edebileceğiniz şık restoranlar da bulabilirsiniz.

Şehri yukarıdan görmeyi dilerseniz (ki bence mutlaka görün) tüm şehri çepeçevre saran tarihi surlara çöküp tüm şehri görebilirsiniz. Ayrıca Dalmaçya sahillerinin bir kısmını da yukarıdan görebilirsiniz.
1995 yılındaki savaşta sırplar tarafından büyük ölçüde tahrip edilmiş olan surlar ve şehir, Unesco nun çalışmaları ile tekrar eski haline getirilmiş. Bu tarihi çeşmenin etrafında dünyada bilinen ilk eczanelerden biri olduğu söylenen ve günümüzde hala hizmet veren eczaneyi ziyaret edebilirsiniz. Müzeleri ve katedrali görebilirsiniz.
Surların üstünde gezerken bu tarihi şehrin dar sokaklarında oynayan çocuklara, çamaşırlarını asan veya kapısının önünü süpüren ev hanımlarına rastlayabilir hala yaşamını burada sürdüren Dubrovniklileri görebilirsiniz.


KORÇULA Dubrovnik te Eski şehir gezimizi tamamladıktan sonra ertesi gün Hırvatistanın ünlü adalarından biri olan Korçula yı ziyarete gidiyoruz. Korçula zamanında Dubrovnik' in en ünlü tersanelerine sahip olan adası imiş. Tersanelerde yapılan gemiler dönemin en güçlü savaş ve ticaret gemileri imiş. Osmanlı İmparatorluğu ve Venedikliler bölgede hakimiyetlerini sürerken bu gemilerden çekindikleri için zaman zaman bu adayı ziyaret edip tersaneleri tahrip ederlermiş.

Korçulaya giderken yolumuzun üstüne ilk olarak çıkan Stone da durup bir mola veriyoruz ve Avrupalıların Çin Seddi olarakta adlandırılan bu yapıyı inceliyoruz. Vakti ve enerjisi olan arkadaşlar bu surlar üzerine çıkıp gezebilirler yanlız surların yaklaşık uzunluğunun 5,5 Km kadar olduğu söyleniyor.
Daha sonra yolumuzun üzerinde olan ve manzarasına hayran kaldığımız bu tepede bir de fotoğraf molası veriyoruz. Ayrıca bu tepede 2. Dünya savaşında şehrin kurtuluşunu simgeleyen kabartmalar yapılmış duvarların yanında yükselen bir de anıt sütun bulunuyor.

2 saat kadar süren kara yolculuğumuzun ardından bizi adaya götürecek olan teknemize biniyoruz ve 20 dk. sonra nihayet Korçula'dayız. Korçula sokaklarında gezerken hem tarihi yerler görebilir hem de adanın her yerinden rahatça denize girebilirsiniz. Ünlü Marco Polo'nun, Korçula'nın bu dar sokaklarından birinde bulunan küçük bir evde doğduğu söyleniyor. Dilerseniz koruma altına alınan bu evi de ziyaret edebilirsiniz.
Korçula zamanında tüm Dubrovnik'te olduğu gibi rektörler tarafından yönetilirmiş. Söylentiye göre bu rektörler sadece bir ay görevde kalıyormuş ve görevde olduğu süre içerisinde güvenlik nedeni ile oturdukları evden dışarı çıkmazlar ve şehrin kritik tüm kararlarını burada alırlarmış. Zamanında rektörlerin yaşadığı bu evlerden bazıları bugün müze olarak ziyaretçi kabul ediyor. Buraları ziyaret edip o dönemde bölgede kullanılan ev eşyalarını da tanıyabilirsiniz.

İyi seyahatler...








 Yazılan Yorumlar...
Uzak
(14 Nisan 2011)

İçinden sokak geçen yarım kale çok ilginçmiş. Bu güzel geziyi bizlerle paylaştığınız için teşekkürler.

NEŞE
(12 Nisan 2011)

Benim yapmak istediğim Hırvatistan gezisi Zagrep den başla kiralık araba ile ,750 km .lik tüm Hırvatistan kıyılarını kapsamalı ve Dubrovnik de 4-5 gün kalıp Arnavutluk sınırına ulaşmalı oradan tekrar Zagrep ve dönüş olmalı...Rıjeka,Zadar,Split hep 1-2 gece kalınarak gezilmeli,adalara günübirlik turlar yapılmalı..Çok mu istedim?Gerçekleşebilecek bir tur olduğunu zannediyorum,2 hafta yeter !

Ferudun Babacan
(12 Nisan 2011)

Gülşah Hanım,
Aramıza hoş geldiniz.
Ben de gezdim ve yazdım, inanılmaz bir yer.
Herkese tavsiye ederim.
Emeğine sağlık

hakangeziyor
(12 Nisan 2011)

Hırvatistan, özellikle de Dubrovnik gezilmesi ve görülmesi gereken yerlerden birisi. Henüz kısmet olmadı ama orta vadede bir Hırvatistan-Bosna Hersek gezisi planlıyorum. Umarım ben de sizin kadar keyif alırım.
Bu güzel yazınızla aramıza hoşgeldiniz...
Kaleminize sağlık...

 Yorum yazmak isterseniz...
 
Yorum Yazabilmek İçin Üye Girişi Yapmalısınız.