"1 küllah dondurma için €10 mu? Şaka yapıyor olmalısınız!" Eminiz hepimizin başından böyle bir diyalog geçmiştir. Bazı şehirlerin inanılmaz derecede pahalı olması bir yana, yurtdışı tatilini ucuza getireyim derken düştüğünüz bol tuzaklı turist fiyatları gezinizi kabusa çevirmesin. 

Dünyanın en önemli arama motorlarından birisi olan Skyscanner, pahalı şehirleri görmeye ikna edebilecek hem ilginç hem de ücretsiz yapabilecek şeylerin listesini yapmış. Haydi hep birlikte inceleyelim...

Norveç'in başketi Oslo İskandinavya'nın en pahalı şehri olabilir ama bu bölgenin en şahane ve unutulmayacak deneyimini bedava yaşayabilirsiniz: Kuzey Işıkları. Aurora Borealis olarak da adlandırılan Kuzey Işıkları'nı rahatça görmeniz için Oslo listenin başını çekiyor. Hatta kış aylarında açık bir gökyüzünde, ışıkları neredeyse her gece görebilmeniz mümkün. Şehir dışına doğru Kuzey Işıkları Safarisi yapabilirsiniz; fakat rehber size biraz pahalıya mal olabilir. Bunun yerine geceleri gözyüzünü dikkatlice incelerseniz mavi-yeşil ışık şovunu bedavaya getirebilirsiniz. 

İsviçre çikolatası en az Heidi ve saatleri kadar ünlüdür. Zürih, cüzdanınızı kısa yoldan boşaltacak bir şehir olmasına rağmen Lindt Çikolara Fabrikası'nı ücretsiz ziyaret edebilirsiniz. 1845'den beri kitlesel çikolata üretimi yapan fabrikayı gezmek, çikolatakolikler için unutulmaz derecede tatlı bir deneyim olacaktır. Tur esnasında çikolata müzesini de görebilirsiniz. En inanılmazı ise turun sonunda bedava çikolata örneklerinin tadına bakarken kendinizi cennette hissetmeniz.

Cenevre'de görülebilecek en güzel yerlerden biri de ücretsiz! Cenevrelilerin sıcak yaz ve keskin kış günlerinde yürüyüş yapıp yüzdükleri (tabiki kış günlerinde yüzmüyorlar. Deneyimlere fazla açık olanlar için uyarmış olalım) Cenevre Gölü  ya da yerel adıyla "Lac Leman"ı ziyaret edin. Ücretsiz Wi-Fi alanının yanı sıra göl etrafında tur atmak isteyenler için yine ücret ödemeden bisiklet kiralama seçeneği bulunuyor.

Danimarka'nın başkenti Kopenhag, resmedilmeye değer sokakları, kilometrelerce uzunluğundaki bisiklet parkurları ve capcanlı, sanat dolu kanallarıyla keşfedilmeye değer. Şehir Bisikletleri Projesi, şehri gezmeniz için en trendi ve yeni bisikletleri sunuyor. Bisikleti alırken depozit bırakıyorsunuz ama geri getirdiğinizde bu depozitonuzu da geri alıyorsunuz. Yani bedava!

Buz pateni, Stokholm'de güzel bir kış günü geçirmek için en hoş seçeneği sunuyor.  Şehrin göbeğindeki Kungstradgarden buz pateni pistinde, Kasım ortasından Mart ayına kadar canlı müzik ve sizi sıcak tutmaya yarayacak sımsıcak içecekler sunan standlarıyla ücretsiz buz pateni keyfi yaşayabilirsiniz.

Tokyo'nun neon ışıkları metropolseverler için cennet gibidir. Çılgın sokaklar ve onlardan daha da çılgın trafik, şehrin meşhur elektirk atmosferini yaratıyor.İşportacılardan uzak kalmak isterseniz, size İmparatorluk Sarayı'nı ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.Tokyo'nun en görülmeye değer manzaralarını sunun saraya giriş ücretsiz. Hendekleri, kalın taş duvarları ve güzel bahçelerinin yanı sıra İmparator Hirohito'nun Kimono Koleksiyonu ve muhteşem Japon resimlerini burada görebilirsiniz. İnsanlar kiraz ağaçlarının pembe bahar çiçeklerini görmek için Nisan ayının başında buraya hücum ediyorlar.Siz de aralarına katılın!

Sidney pahalı olsa bile neyseki bitmeyen yaz ayları ve dışmekan hayat yarzı ile meşhur ve katılabileceğiniz pek çok outdoor etkinlik sunuyor. Bunlardan en ilgi çekici olanı, limanın kuzey ve güney uçlarını buluşturan Sidney Liman Köprüsü'nde ücretsiz bir yürüyüş yapmak olabilir. Deneyin!

Kışın Helsinki'nin görkemli sokaklarında, tam üç tane şenlikli Noel pazarı kurulur. Binaları, bulvarları, heykelleri ve arnavut kaldırımlı dar sokaklarının ışıl ışıl parladığı Noel atmosferinde Pazar alanlarını gezmek bedava! Keyfini çıkarın.

Taze sebzeleri, sağlıklı ve dışa dönük yaşam tarzı ile dünyanın en pahalı şehirlerinden biri de kuşkusuz ki Toronto'dur. Ancak bu pahalı şehirde bile, tam da şehrin göbeğinde hiçbir şey ödemeden yapabileceğiniz birşeyler var: Riverdale Çiftliği'ni ziyaret edebilirsiniz. İnekler, tavuklar ve koyunlara barınak olan bu çiftlikte, piknik yaparak rahat bir nefes alacağınız, oldukça geniş bir yeşil alan bulacaksınız.

Cam yüzeylerinden geceleri şehir silüetinin titrek ışıklarını rahatlıkla görebileceğiniz devasa gökdeleneleriyle Singapur, süper temiz ve ultra ultra pahalı bir şehir. Zarafetin doruk yaptığı ve sömürgeci ihtişamını hissedeceğiniz bazı yerleri gerçekten pahalı olsa da görülmeye değer. Örneğin Raffles Hoteli. Bu simgesel otel, Singapur'un en eski otellerinden biri olmasının yanı sıra, lobisinden içeri doğru süzülebilmek için otelin zarafetine uygun şık bir elbiseye ihtiyacınız olacak. Şıklıktan çok rahatlığa önem veren çoğunluktansanız dışarıdan bakmak serbest.James Bond'un ünlü Martini'sini ısmarladığı bu otelin barına geçip bir göz atmak isteyebilirsiniz. Bir Singapur Sling içmenizi tavsiye ederiz (içki ücretli tabi ama yanında sunulan fındıklar bedava!). Ayrıca otelin tropikal bitkilerle çevrelenmiş avlusunda oturup, utra lüks odalarından birinde kalıyormuşsunuz gibi davranabilirsiniz.

Kaynak: www.skyscanner.com.tr